Wrong Turn (2003)
2003 yılı mahsulü Wrong Turn, Rob Schmidt tarafından yönetilmiş olan ABD / Almanya ortak yapımı bir film.Wrong Turn, daha önce düzinelerce filmde rastladığımız bir şekilde başlar. Chris Flynn (Dexter’ın Quinn’i Desmond Harrington) şehirlerarası yolda bir toplantıya yetişmek üzere arabasıyla seyahat etmektedir. Bir sebeple anayol tıkanır. Chris yan yollardan birine girer. Dikkatini yola vermediği bir anda lastiği patladığı için yolun ortasında duran bir SUV’a (Sport Utility Vehicle) çarpar. Neyse ki SUV’un içindeki delifişek 5 kampçı genç çarpışma anında araçta değildir. Hafif yaralanan Chris diğer araçtakilerle kısa zamanda kaynaşır. Tabii ki cep telefonları çekmez. Yakınlardaki bir kulübeye gitmeye ve orada bulacaklarını umdukları telefon(?) ile yardım istemeye karar verirler. Kulübede yaşayan deforme üç kardeşin altı gencimiz için başka planları vardır.Serinin ilk ve en iyi filmi Wrong Turn, belli bir yere kadar türün klasiklerinin izinden gidiyor. The Hills Have Eyes (1977) ve The Texas Chainsaw Massacre (1974) ile fazlaca benzeşen konusunun üzerine maalesef fazladan bir tuğla bile koyamıyor. Maddi ve teknik anlamda adını andığımız iki filmden çok daha fazla imkana sahip olmasına rağmen onların yanına bile yaklaşamayan bir iş ortaya çıkması oldukça düşündürücü. Paranın ve teknolojinin yanına yaratıcılığı koyamayınca sonuç maalesef pahalı ve gösterişli bir ‘hiç’ oluyor.Aslında filmin yapımcılığını da üstlenen Oscar ödüllü tasarımcı Stan Winston’ın stüdyosunda yaratılan deforme üç kardeşin (Three Finger, Saw-Tooth ve One-Eye’ın) görüntüleri hiç fena değil. Ama yönetmen Schmidt, nedense bize üç kardeşi göstermekten fazlasıyla imtina ediyor.Wrong Turn için (hele serinin diğer filmlerini düşününce) kötü bir film diyemeyeceğim. Rahatlıkla izlenen ama türe aşina bünyelerin yeni hiçbir şey bulamayacağı sıradan bir ‘slasher’ sanırım en uygun tanım olacaktır.Zaten buraya kadar bir sorun yok. Her sene bir sürü vasat (ve daha da fazla vasatın çok altında) ‘slasher’ çekiliyor ve çekilecektir de. Benim sorun yaptığım kelimenin tam anlamı ile sıradan bir ‘slasher’ olan Wrong Turn’den hangi akla hizmet bir seri yapmayı düşündükleri.
Wrong Turn (2003) Trailer
Wrong Turn 2 : Dead End (2007)
2007 yılı mahsulü Wrong Turn 2, Joe Lynch tarafından yönetilmiş olan ABD yapımı bir filmdir.Emekli asker Dale Murphy’nin (Henry “hastasıyız” Rollins) sunuculuğunu yaptığı Apocalypse isimli post apokaliptik bir ‘reality show’ mekan olarak, tabii ki ilk filmin geçtiği mekanı, West Virginia ormanlarını seçer. Programda birbirinden garip ve gıcık altı yarışmacı, beş gün boyunca hayatta kalma oyunu oynayacak, eleme usülü ile her gün biri elenecek ve sonunda bir kişi yarışmayı kazanacaktır. Tabii ki işler yolunda gitmez. Hatta, henüz filmin başında, yarışmacılardan biri yarışma alanına ulaşamaz bile. Gel(e)meyen yarışmacının yerine yapım ekibinden biri yarışmaya dahil olur. Ancak uygar dünyanın medeni yarışmalarından(!) bihaber deforme insanlar, karınlarını doyurmak için çekim ekibini birer birer avlamaya başlar.WT2’nin ilk filmle hikaye manasında hiçbir bağı bulunmuyor. Tek bağlantı her ikisinin de aynı mekanda geçmesi ve deforme insanların (ilk film sonrasında nasıl becerdiyse sağ kalmayı başaran Three Finger ve yeni kankalarının) avlanma alanına giren şehirlileri olası en vahşi şekilde avlaması. Bu bağlantı noktası bile aslında ne kadar “düdük” bir yapım ile karşı karşıya olduğumuzun işaretçisi ya, neyse.WT2’nin hikayesi şimdiye dek o kadar çok kullanıldı ki artık iyice laçka olmuş durumda. Bu hikayeyi anlatan, neredeyse birbirinin aynısı bir sürü filmi peş peşe sıralayabiliriz. Batoru rowaiaru’yu (Battle Royale, 2000) bir kenara koyarsak, Slashers (2001), Hell Asylum (2002), My Little Eye (2002), The Condemned (2007) ilk aklıma gelenler. Nasıl ki The Condemned’e Vinnie Jones sevgim yüzünden katlandıysam, WT2’ye de Henry Rollins sevgim yüzünden katlandım. Yapımcılar zayıf noktalarımızı sömürmek konusunda bir numara, en büyük.WT2, göze giren ok ve ağzı parçalayan balta sahnesi dışında yaratıcılık adına cılız kalan ama durmaksızın devam eden anlamsız ölüm sahnelerinin peşi sıra gösterilmesinden ibaret. Olumlu söyleyebileceğim tek şey kendisini çok fazla ciddiye almaması ve işi tamamen eğlenceye vurarak yırtmaya çalışması
Wrong Turn 2 : Dead End (2007) Trailer
Wrong Turn 3 : Left For Dead (2009)
2009 yılı mahsulü Wrong Turn 3, Declan O’Brien tarafından yönetilmiş olan ABD / Almanya ortak yapımı bir filmdir.Tabii ki West Virginia ormanlık alanı içinde kalan bir nehirde kanolarıyla takılan 4 genç dinlenmek için mola verirler. 2 erkek ve 2 kadından oluşan küçük grubun kadınları vakit geçirmeden açılır, saçılır. Three Finger ve yeni kankasının ortaya çıkması uzun sürmez. Bol CGI soslu cinayet sahneleri eşliğinde grubun fettan üyesi Alex (Janet Montgomery) haricindeki diğer gençleri kolayca avlarlar. Sonrasında bir hapishaneden diğerine nakledilecek olan bir otobüs dolusu azılı suçlu ve onlara eşlik eden birkaç acemi gardiyan, olası bir mahkum kurtarma operasyonuna engel olmak amacıyla her zaman kullandıkları yolu kullanmayarak West Virginia ormanlık alanı içindeki kestirme yola girer. Tabii ki Three Finger hemen sahne alır ve otobüsü yoldan çıkartarak devrilmesini sağlar. Devrilen otobüsün yarattığı karmaşa ile kontrolü ele alan mahkumlar, hapishane yönetimi durumu anlamadan firar etmek istemektedir. Ancak Three Finger’ın ayağına kadar gelen lezzetli yemekleri elinden kaçırmaya hiç niyeti yoktur.WT3 senaryo ve diyaloglar açısından serinin en zayıf halkası. Film boyunca o kadar çok anlamsız olay ve konuşma gerçekleşiyor ki saymakla bitmez. Ben gene de birkaç “bombastik” sahne anlatayım. Mahkumların sürüklediği grup ormanın içinde ilerlerken (ki filmin büyük bir bölümünde garip grubumuz ormanda bir o yana bir bu yana yürüyor) 50 yıl öncesinden kalma, devrilmiş, bankalara para nakleden bir araca rastlarlar. Kapısını açtıklarında içindeki paraların yerli yerinde durduğunu görürler. (50 yıldır bu aracı kimse neden aramamış? Artı WT2’de ‘reality show’ için hazırlık yapan çekim ekibi bütün ormana kameralar yerleştirmişti, bu araca rastlamamış olmaları pek olası değil.) Para çantalarını yanlarına almaya karar verirler ama çantalar çok ağırdır, kişi başı ancak ikişer çanta alabilirler. Kalan çantaları araçta bırakırlar. Zamanla, Three Finger grup üyelerini tek tek avladığı için sayıları azalır. Bir süre sonra mahkumlardan biri on çanta kadar taşımaya başlar. (E hani iki çanta bile taşımak sorun oluyordu?) Filmde bunun gibi onlarca mantıksız detay bulmak mümkün.Üstüne üstlük cinayet sahnelerinin her biri CGI sosuna öylesine fazla bulanmış ki, geriye azılı ‘slasher’ hayranlarına bile izleyecek bir şey kalmamış. Yani WT3, neresinden tutsan elinde kalacak bir film.