Papa Fransuva’nın bir TV kanalında “Şeytanın adı ile soyadının olduğuna eminim” demesi, hem asırlardan buyana “şeytan çıkartma ayinleri” yapan kiliseyi hem de Katolik dünyasını hayli şaşırttı. İşte, Katolik Kilisesinin şeytanla ilgili olarak neredeyse iki bin seneden buyana çözmeye uğraştığı muammalardan biri: İncil’de geçen ve “şeytanın sembolü” olduğu söylenen “666” sayısı hakkında yapılan yorumlar.şöyle PAPA Fransuva kilisenin TV kanalında bir sohbet programına katıldı, “şeytanın gerçek kişi olduğunu”, “şeytanla iletişimden kaçınmak gerektiğini” ve “diyaloğa girenin kaybolacağını” söyledi, sonra bir soru üzerine de herkesi şaşırtan bir söz etti, “Şeytanın adı ile soyadının olduğuna da eminim” dedi ama aramızda “bizden biri” olarak bulunan şeytanın kim olduğu hakkında bilgi vermedi! Ben o programda bulunsa idim Papa Hazretleri’ni sıkıştırır, “Bu mahlûkun kim olduğunu hakikaten biliyorsanız lûtfedip söyleyin de millet gözünü dört açıp kandırılmasın! Zaten vazifeniz, yolunuzdan gidenleri tehlikelere karşı uyarıp korumak değil mi?” diye sordukça sorardım! Papa’nın şeytan hakkında söyledikleri iki günden buyana dünya basınının yanı sıra Hristiyan sitelerinde de yer alıyor, şeytanın “adı ile soyadının da olduğunun” Katolikleri bile şaşırttığı anlatılıyor ve Papa’nın şeytandan bu şekilde bahsetmesinin sebebinin bağlı olduğu Cizvit tarikatının inancından kaynaklandığı söyleniyor. Bize tuhaf gelebilir ama “şeytan” Katolik doktrinine göre sakınılması gereken, insanların hem bedenlerini hem de ruhlarını ele geçirebilen ve girdiği bedeni terketmesi için fiili şekilde mücadele edilebilecek bir varlıktır! Kilisede yaygın bir uygulama olan şeytanın vücuttan çıkartılması işine, yani bu maksatla yapılan ayine “exorcist” denir ve Vatikan’ın tarihi boyunca resmi “şeytan çıkarıcıları” vardır. Biz, şeytan çıkartma işi ile Amerika’da 1973’te çevrilen, orijinal adı “The Exorcist” olan ve burada “Şeytan” ismi vizyona giren film sayesinde tanışmıştık...İnsanın bedenini ve ruhunu elde ettiğine inanılan şeytanın çıkartılıp geldiği yere gönderilmesi çabasının filmdeki gibi bir fantezi olduğunu düşünürüz ama Katolik kilisesi bu işi ciddiye almış ve uzun bir eğitimden geçirilmiş “şeytan çıkarıcılar” bile yetiştirmiştir... Kilise ilmihallerinde nasıl yapılacağı ayrıntıları ile anlatılan şeytan çıkartma ameliyesini sadece şeytanla mücadele konusunda kutsanmış ve gereken ayini yapma yetkisi almış olan bu rahipler yapmaktadır. Resmi şeytan çıkarıcıların 20. asırdaki en büyük üstadı, 30 sene içerisinde 70 bin kişinin ruhunu “şeytandan temizlediğini” iddia eden İtalyan rahip Gabriele Amorth idi. Vatikan’ın onaylayıp kabul ettiği “Uluslararası Şeytan Çıkartma Birliği”nin de kurucusu olan Amorth geçen senenin Eylül’ünde 91 yaşında iken öldü ve Papa, Amorth’un yerine 79 yaşındaki bir başka İtalyan rahibi, Vincenzo Taraborelli’yi getirdi. Vatikan’ın şu anda en kıdemli “exorcist üstadı” olan Taraborelli şimdi Roma’daki bir kilisede haftanın üç günü ve her gün otuzdan fazla “şeytan saldırısına uğramış” Hristiyanların bedenlerini ve ruhlarını temizliyor! Bütün bu faaliyetler ve şeytanın kovulabileceği inancı çoğumuza tuhaf gelebilir ama Katolik dünyası şeytan çıkartma faaliyetine işte böyle ciddi şekilde eğilmiştir.“Şeytan” ve benzeri kavramlar, aslında insanlığın tarihi kadar eski olan inançlardır ve Müslüman aleminde de mevcuttur ama “şeytan” ve “şeytanın vücuda girmesi” bizde “cin” ve “cin çarpması” diye algılanmış, “şeytan çıkartma” işi de cinci hocaların “cin çıkartması” demek olan “Rukye” faaliyetine dönmüştür...Papa’nın “Şeytanın adı ile soyadının olduğuna da eminim” demesi, bana İncil’de “canavar” olarak tasvir edilen bir kavramı, Hristiyan dünyasının asırlardır çözmeye çalıştığı “666” muammasını hatırlattı...
Hristiyan dünyasında 666 sayısına karşı tıpkı 13 sayısına olduğu gibi bir korku vardır. Arabaların plakalarında, telefon numaralarında bu üç 6 rakamının yan yana gelmesinden kaçınılır. 666 sayısından korkmaya tıp dilinde “hexakosioihexekontahexahobia” olarak adlandırılır. Örneğin ABD'nin Georgia Eyaleti’nin Rome kentinde Mel Gibson’un ünlü "The Passion ofthe Christ" yani “Tutku” filmini izlemeye giden seyirciler ellerindeki bilette 666 numarasını görünce şaşkına döndüler. Böyle bir filmin biletinde şeytanın sembolü olan bu numara ne arıyordu? Ortalık karıştı şikayetler yağmaya başladı, yapım ve dağıtım şirketleri suçu sinema sahibine attılar, sinema sahibi de bilgisayarın tamamen şans eseri bu numarayı seri numarası olarak verdiğini söyledi ve olay zamanla unutulup gitti.Şeytanın sayısı ya da sembolü olarak merak ve korku kaynağı olan 666 sayısının ardındaki gizemi aydınlığa kavuşturmak için asırlar boyu sayısız insan özellikle de numeroloji ve dini kitapları yorumlama çalışmaları yapan insanlar, birçok görüş ileri sürdüler, teoriler ürettiler. Bu teoriler içinde en çok kabul göreni İncil ile ilgili olanıdır. 666 sayısı İncil’de dört yerde geçer. İlk ikisi Saba Melikesi’nin Hz. Süleyman’a hediye olarak gönderdiği altınların sayısı, üçüncüsü de Pers Hükümdan’nın Babil’i zapt etmesi üzerine Kudüs’e kaçarak özgürlüklerine kavuşabilenlerin sayısıdır. Nitekim mutlu sonla biten bu olayların içinde geçen 666 sayısının şeytanla ilgili olduğunu söylemek pekte mümkün değildir. 666 sayısının İncil’de geçtiği dördüncü ve son yer ise Yuhanna bölümündedir. Aziz Yuhanna yahut Batı'daki ismiyle “Saint John” Hazreti İsa’nın 12 havarisinden ve dört İncil’den de birinin yazarıdır ,Yuhanna bölümünde incil'in en heyecan verici ve en ilginç kısmı olarak kabul edilen, kıyamet alametlerinin anlatıldığı“Vahiy” kısmında (13-18) “Bu konu bilgelik gerektirir. Anlayabilen, canavara ait sayıyı hesaplasın. Bu sayı bir insanı simgeler. Sayısı 666’dır” deniliyor. İlahiyatçılar, İncil’de 6 rakamının insanı simgelediğini belirtirler çünkü Hristiyan inancına göre insan 6’ncı günde yaratılmıştır. peş peşe sıralanan üç tane 6 rakamının ise şeytanı sembolize ettiği kabul edilir. Hıristiyan ilahiyatçılar, buradaki 666 sayısının “Şeytan, Mesih karşıtı ve sahte peygamberin üçlü birliğinin gizli şifresi” olduğu yorumunu yapıyorlar.
Yuhanna vahyinde şeytanın yenik düşen ejderha olduğu canavarın ise onun tarafından güç verilmiş yardımcısı olduğu açık biçimde anlatılır. Mesih'in Tanrının krallığı olan gökyüzünden yere inmesinden hemen sonra ortaya çıkan bu varlık, Hristiyanlara göre mesih karşıtıdır. Bu kavram İslam dünyasında Deccal olarak bilinir.Ortaya zamanla Aziz Yuhanna’nın yazdıklarına dayanan çok sayıda kıyamet teorisi atılmış, 666 sayısı birbirinden değişik şekillerde yorumlanmış, bu sayı etrafında bir hayli komplo teorisi kurulmuş, konu hakkında filmler de çekilmiş ve “666” Hristiyan dünyasının hem en esrarlı, hem de en korkulan kavramlarından biri haline gelmiştir.Bu teorinin yanı sıra İncil’de bahsi geçen 666 sayısının aslında 616 veya 3661 olduğu, Babillilerin çivi yazısındaki rakamların algılanış hatası veya İncil Yunanca’dan tercüme edilirken Roma İmparatoru Neron’u şeytanla özdeşleştirme çabalan sonucu 666 olarak ortaya çıktığı şeklinde teoriler de vardır. İncil’de geçen 666 sayısının aslında 616 ya da 3661 olduğu, Babillilerin çivi yazısındaki rakamların algılanış hatası veya İncil Yunanca’dan tercüme edilirken Roma İmparatoru Neron’u şeytanla özdeşleştirme çabaları sonucu 666 olarak ortaya çıktığı şeklinde görüşler ileri sürülmüştür. 3661 Sümerlerin bildiği Nibiru gezegeninin Güneş etrafındaki yörünge dolanım yılı sayısıdır. Hristiyanlar arasında şeytanın sayısı olarak bilinen 666 sayısının bir çeviri hatası olduğu ve şeytanı sembolize eden gerçek sayının 616 olduğu öne sürüldü. Araştırmacılar, Yunanca orijinal metindeki rakamların yanlış çevrildiğini tespit ettiler. Görüşüne başvurulan Vatikanlı uzmanlar da, “Eğer 666 sayısı yanlış ise İncil’in sonraki baskılarında bu yanlış düzeltilir” açıklamasını yaptılar. Numerolojiye göre Hz.İsa’nın ismi Yunan alfabesi esas alınarak numaralandırılıp toplandığında 888 çıkar. 777 ise mükemmelliğin ve kutsallığın sayısıdır. Aynı mantıkla 666, Hz.İsa karşıtı bir simge olarak seçilmiş de olabilir.Asırlar boyunca canavarın sayısı olan 666 rakamını çözmeye çalışan çok sayıda yorum yapılmıştır. Havari Yuhanna’nın bunun büyük bir bilgelik gerektirdiğini söylemesi, bu konuda çok temkinli olunmasını gerektirir. Eski İbranice ve Grekçe gibi birçok dilde 1, 2, 3 gibi rakamları temsil eden sayı işaretleri yoktu. Bu nedenle alfabe harfleri aynı zamanda sayısal bir değeri de temsil ediyordu. Böylece her ismin sayısal değeri hesaplanabilirdi. Bu tür hesaplama bilimi “gematria” olarak bilinir. Tarih boyunca birçok kişi bu metodu kullanarak canavarın adını bulmaya çalışmıştır. Böylece kimi Neron, kimi de Hitler’in, mesih karşıtı olduğunu ispatlamaya çalışmıştır. “Vahiy Yorumu” kitabının yazarı Carlos Madrigal de “altı” rakamıyla ilgili olarak şöyle yazar: “Altı, Şeytan’ın isyanına uymuş olan insanın, Tanrı’ya ulaşmak ve kendini kendi tanrısı olarak ilan etmek için sarfettiği bütün boş çabaları simgeler. ‘Altı’, asla ‘yedi’ olamayan sayıdır! Bununla birlikte Şeytan-insan işbirliğinin son başkaldırışının simgesi olan 666, aynı zamanda bir kişinin ismini simgeliyor.” Yedi rakamı genellikle tamlığı ve kusursuzluğu temsil eder. Yediden bir eksik olan altı sayısı ise Tanrı’nın gözünde eksik veya kusurlu olan bir şeye işaret edebilir ve Tanrı’nın düşmanlarıyla bağlantılı şeyleri simgeleyebilir.
Dünya’daki 666 sayısı hakkında bir kaç örnek
***Avrupa Parlamentosunun Genel Kurul salonundaki parlamenterlere ait koltukların her birinin bir numarası vardır ama 666 numaralı koltuk kimseye tahsis edilmemiştir.
***Amerikan Hazine Bakanlığının Dolar üzerindeki armasının en altında bir ara 666 sayısı yazılıdır ama burada ne aradığı ve niçin konulduğu hâlâ bir sırdır.
***Kudüs’ün merkezinin boylamı 31 derece 47 dakika kuzey, enlemi 35 derece 13 dakika doğudur. Bu iki sayıyı alt alta koyup toplayınca 6660 çıkar ki, bu da kıyamet günü Deccal’ın yani şeytanın Kudüs’te ortaya çıkacağının bir işaretidir.
***Klasik ruletteki sayıların toplamı 666’dır, dolayısıyla rulet şeytan oyunudur.
***Çağın ilacı Viagra’nın molekül ağırlığı 666 gr/mol’dür
***Kıyametin kehanetlerini söyleyen Nostradamus, 21. yüzyılda dünyanın 666 sayısıyla ilgili bir şey tarafından yönetileceğini söylemiştir. İncil’in ilk yazıldığı dil olan İbranice’de “W” harfinin numerolojik değeri 6’dır. 666’nın yazılışının "World Wide Web” ifadesinin kısaltması olan “WWW” ile aynı olması da Nostradamus’un kehanetini ilginç hale getiriyor.
***Bilgisayar sistemlerinde ürün tasnifi ve fiyatları belirleme maksadıyla kullanılan barkod sisteminde sayıları gösteren çizgi gruplarının başında, ortasında ve sonunda yer alan çizgilerin her biri altı sayısının işaretidir ve bütün barkodlarda 666, yani “şeytan” yazılıdır.
***İngiliz alfabesindeki her harf 6 ve onun çarpanları şeklinde numaralandırılır ise (a=6, b=12, c=18 gibi) “Computer” kelimesinin karşılığı da 666 çıkar,
***Fiyat etiketi olarak ürün üzerine konulan barkotlardaki düşey çizgilerin başında, ortasında ve sonunda yer alan çizgiler 6’nm karşıtıdır. Bu durumda bütün barkotlarda 666 sayısı vardır.
....