Suç Konulu Diziler




The Sopranos




The Sopranos, David Chase’in yapımcılığını üstlendiği, 1999-2007 yılları arasında Amerikan HBO televizyonunda yayınlanmış dizidir. Dizinin konusu New Jersey’de bir Amerikan-İtalyan mafya ailesi patronu Tony Soprano’nun meslek, suç, şiddet, aile, adalet ve dostluk kavramları arasındaki denge kurma mücadelesi üzerine kurulmuştur. Dizi aynı zamanda Soprano ailesinin bireyleri ve Tony’nin yakınında bulunan insanların hayatından da kesitler sunar. Dizinin senaryosunda belki de en önemli yeri tutan Tony ve psikiyatristi Dr. Jennifer Melfi arasındaki diyaloglar, 6 sezon boyunca suç-ahlak dengesinin tartışılması açısından dizinin en çok hatırda kalan sahneleri olmuştur.Dizinin ilk bölümü HBO kanalında 10 Ocak 1999’da gösterilmiş; 6 sezon ve toplam 86 bölüm sonunda 10 Haziran 2007’de final bölümü ile sona ermiştir. The Sopranos HBO ve Chase Films tarafından hayata geçirilmiş, çekimleri New Jersey’de yapılmıştır. The Sopranos birçok ödül kazanmasının yanında(21 Emmy Ödülü, 5 Altın Küre dahil), Amerikan dizi yazarlarının çoğu tarafından gelmiş geçmiş en iyi TV dizisi olarak gösterilmiştir. Dizi 6 sezon devam etmesi ve büyük beğeni toplaması ile Amerikan popüler kültüründe de önemli bir yer kazanmıştır. Dizideki pek çok sahne, diğer televizyon programlarına konu olmuş, Tony Soprano’nun yaşamı bu programlarda tartışılmış, dizi hakkında karakter analizi konulu kitaplar yazılmış, bir bilgisayar oyunu yapılmış ve başta dizi müziklerini içeren albümler olmak üzere pek çok ticari ürüne ilham vermiştir.Orijinal aile soyadı DeCesare olan yapımcı David Chase, New Jersey’de doğup büyümüş bir İtalyan-Amerikan aile üyesidir. Kendi ifadesiyle yaşadığı bölgede büyüyen bir İtalyan asıllı genç için mafya yaşamına imrenmemek söz konusu değildir. David Chase başlangıçta, The Sopranos senaryosunu kendi yaşadığı mahallede geçecek bir film olarak düşündüğünü, kendi ailesinde olan olayları bu filmin senaryosuna mafya ile birleştirerek katmayı hedeflediğini, zaman içerisinde filmden çok dizi senaryosunun daha güzel olacağına karar verdiğini söylemiştir. Nitekim gençliğinde kendisinin düzenli olarak psikiyatrisiler ile görüştüğünü, kendi annesiyle olan ilişkisinin dizide Tony ve Tony’nin annesi arasındaki ilişkiye esas teşkil ettiğini ifade etmiştir. Başlangıçta Fox Kanalı ile irtibata geçen Chase sonrasında HBO ile anlaşmış ve Dizinin hazırlıklarına 1997’de başlanmıştır. İlk bölüm 2 senelik bir hazırlıktan sonra 1999 Yılının 10 Ocak günü gösterilmiştir.Dizide canlandırdıkları karakterler gibi gerçekte de pek çok oyuncu İtalyan asıllı Amerikalıdır. Oyuncuların çoğu daha önce de çeşitli yapımlarda bir arada rol almıştır. Oyuncuların seçimlerinde aksan durumları ön plana çıkmıştır. Chase, her aday oyuncu ile ayrı ayrı görüşmüş. Başlangıçtan itibaren James Gandolfini, Tony Soprano rolü için düşünülmüştür. Dizide Tony’nin psikaytristi rolündeki Lorraine Bracco ise önce Tony’nin eşi rolü için düşünülmüş daha sonra dizideki rolünde karar kılınmıştır.Tony Soprano rolündeki James Gandolfini’nin oyunculuğu pek çok otorite tarafından olağanüstü olarak değerlendirilmiştir.

The Sopranos Intro






Sons of Anarchy 




Amerikan yapımı, FX kanalında yayınlanan suç ve drama içerikli bir tv dizisidir. Yapımcılığını Kurt Sutter yapmaktadır. Aynı zamanda bazı sahnelerinde de Otto Delaney olarak rol almaktadır. Dizi toplam 7 sezon sürmüştür ve her sezonda 13 bölüm bulunmaktadır. Dizinin şarkılarında bazen oyuncular da vokal yapmıştır. Dizi şarkılarında birçok grup ve kişinin imzası vardır. Bunlardan bazıları, The White Buffalo, The Forest Rangers, Metallica ve Battleme'dir. Californiya Central Valley'de, Charming adlı bir kasabada, yasa dışı işler yapan, aynı zamanda Charming'deki suçları ve suçluları kontrol altında tutmaya çalışan ve diğer yandan da kanunlarla mücadele eden bir motosiklet kulübünün maceralarını anlatmaktadır. Asıl olarak tüm dünyada bilinen "Hells Angels" adlı motosiklet kulübünden esinlenerek bu diziye uyarlama yapıldığı düşünülmektedir. Dizinin yapımcısı ve yönetmeni Kurt Sutter'ın dizinin oyuncu kadrosuna Efsanevi Hells Angels üyesi Sonny Barger'ı Lenny "The Pimp" Janowitz rolünde dahil etmesi bunun en büyük göstergesidir. Bu motosiklet kulübü aynı zamanda "SAMCRO" olarak da bilinmektedir. Açılımı "Sons of Anarchy Motorcycle Club Redwood Originals" şeklindedir. Dizide de pek çok kez bu şekilde anılmaktadır.Kulübün kuruluş amacında bu yasadışılık yoktur, Clay silah ticareti yapabilmek için kulübü ele geçirmek istemiş ve başarmıştır. Jax'in eline babasından kalma anı defterleri geçmiştir. Bu anıları okudukça hiçbir şeyin aslında bilindiği gibi olmadığını anlamaya başlar ve kulübü yeniden eski haline döndürmek için bir çabaya girer. Jax, babasına kurulan kumpası fark edince akıllıca hamlelerle başkanlığı eline alır ve Clay'in başkanlığına son verir. Fakat Clay, göçebelerden 3 kulüp üyesini, sattıkları eroinden yüzde vermeyi vadedip kiralamış, sonrasında gece halktan kişilerin evlerine baskın düzenletip, kasabayı kaosa sürüklemeye çalışmıştır. SAMCRO sadece kendi içindeki işlerle değil aynı zamanda diğer çeteler,IRA ve devlet yetkilileri ile de uğraşmak zorunda kalmıştır. Kulübün asıl geliri silah kaçakçılığıdır, ama zamanla farklı işlere de girmişlerdir ve Jax Teller kulübün yasal işlerle ilgilenmesi için uğraşmıştır.

Sons of Anarchy Intro







Lilyhammer



2012 yılında yayınlanmaya başlayan, Norveç – Amerika Birleşik Devletleri ortak yapımı dizinin başrolünde Steven Van Zandt bulunuyor. İlk olarak Norveç’te yayınlandığında 998.000 kişi tarafından (Norveç’in yaklaşık beşte biri) ilk bölümü izlenen Lilyhammer, kendi ülkesinde bir rekora imza atılmasına aracı oldu. Lilyhammer’ın yönetmenliğini Simen Alsvik, Geir Henning Hopland, Lisa Marie Gamlem paylaşırken; senaristliği Anne Bjørnstad, Eilif Skodvin, Steven Van Zandt üstlenmiş. Hikayeyi ortaya çıkartan isimler ise Anne Bjørnstad ve Eilif Skodvin olmuş Netflix’in ilk orijinal yapımı olma ayrıcalığını taşıyan dizinin konusu ise şöyle: İş bitirici lakaplı Frank Tagliano (Steven Van Zandt), Birleşik Devletler’de can güvenliğinden emin olmayınca tanık koruma programı kapsamına girer. 1994 Kış Olimpiyatları’nı izlerken çok etkilendiği Lillehammer kasabasına gitmeyi talep eder ve yeni kimliği Giovanni Henriksen ile yaşamaya başlar. Bu küçük kasabada tek bildiği işi, restoran/bar işletmeciliği yapmaya çalışan Frank’ın kimliğini gizlerken başına gelenler, Norveç’in soğuk havası eşliğinde devam eder. frank-tag Aslında Lilyhammer’ın konusu oldukça basit, oyunculuklar başrol hariç normal seviyede. Ancak 3-4 bölüm izledikten sonra, kar manzaralarına bakmaktan mıdır nedir diziyi izlemeye devam ederken bulduk kendimizi. Sopranos dizisiyle tanınmış oyuncunun, eski dizisinde canlandırdığı Silvio Dante karakterinin Al Pacino ile karışımını izliyoruz diyebiliriz. Zandt’ın bu diziye katkısı da oldukça fazla; senaryo ekibinde yer alıyor, aslen müzisyen olmasının avantajını kullanıp şarkı söylüyor ve Al Pacino ile özdeşleşmiş Michael Carleone karakterine yaptığı göndermelerle bize kendisini sevdiriyor. Yaptıkları işle dalga geçmeleri ise Godfather serisine yaptıkları göndermeler ile anlaşılıyor. Dizide ırkçılık ve ayrımcılık içeren espriler yapma kolaycılığına kaçıldığını söyleyelim. Yer yer İslamafobik yaklaşımlar ile dizinin rahatsız edici bulduğumuzu belirtirken, medeniyet namına iddialı olmaları pek inandırıcı olmamış. Aslında Norveç halkının bu uygarlık maskesi arkasına saklandığını, anayasayı kutsal görerek kurallara uymada aşırı titiz davrandığını gördüğümüz bu dizi, tamamen Norveç’in reklamının yapıldığını düşünmemize sebep oldu. Lilyhammer, boş vaktinizde kış manzarasıyla birlikte izlemek için ideal bir dizi.İzlenme oranlarının yüksekliği, Norveç’in doğal güzellikleri, bir mafya babasının başından geçen komik olaylar, Zandt’ın başarılı oyunculuğuyla birleşince ortaya böyle bir yapım çıkmış. Netflix ilk göz ağrısının 4. sezonunu çekilmeyeceğini hayranlarını üzse de 3 sezon bu dizi için yeterli olmuş gibi görünüyor.

Lilyhammer Intro






Gangland Undercover (2015)




Bu dizi, iki tekerlek üzerinde doğmuş ve bu yolda ölmeye kendini adamış adamların, kanun dışı faaliyetlerini çökertmek için çetelerine sızan bir adamın hikayesidir…Öncelikle sizi uyarmam gerekiyor “Vagos”, “Veygos” şeklinde değil, yazıldığı gibi okunur. Bunu bilmeden bir Vagos’a yapacağınız yanlış telaffuz yüzünden çete üyeleri sizi hastanelik edebilir. Vagos, 1965 senesinde kurulmuş daha sonra 47 şubeye ayrılmış nam-ı değer Hell’s Angels çetesinden 5 kat büyük bir uluslararası organize suç şebekesidir. “Gangland Undercover” bize bu organize suç şebekesinin bir şubesine sızan Charles Falco’nun hikâyesini anlatan, History Channel tarafından yayınlanmış, bir mini dizidir. Dizide geçen isim ve mekânlar gerçeği yansıtmaz. Fakat hikaye tamamen gerçektir. Charles Falco mutlu bir evliliği, bahçeli bir villası, pahalı bir otomobili olan, özetle lüks ve huzur içerisinde yaşayan bir uyuşturucu üreticisidir.Uyuşturucu işinin doğası gereği bu lüks ve huzur dolu hayat, bir noktada alabora olmaya mahkumdur. Çeşitli sinema filmi ve dizilerden biliriz ki uyuşturucu üreticiliğinin altın kuralı “ürettiğin ürünün kölesi olma”dır. İşte bu kuralı ihlal eden Falco, uyuşturucu bağımlılığının sınırına dayanmış, polis baskını olsa "hoş geldiniz abiler" diyecek kadar kafası yükseklerde gezmektedir. Bağımlılığından mütevellit önce eşini kaybeder ve sonra Kaçınılmaz baskın gerçekleşir böylece lüks yaşam tarzı da elinden alınır. 20 yıl hapis cezasıyla baş başa kalan Falco, polis gözetiminde uyuşturucudan arınır. Gel zaman git zaman Falco’nun mahkemesine sayılı günler kala Amerika’da bulunan ATF den bir hanım Falco ile görüşme ayarlar. Bu görüşme Falco için hikayenin başlangıcı olur. ATF’nin sunduğu anlaşma şu şekildedir: “Vagos çetesine yerleştirdiğimiz muhbirimizden ses yok. Ölmüş olabilir. Bari gel sen muhbir ol. İşimize yararsan cezanı hafifletmeyi düşünebiliriz.” Falco, -ebiliriz ekindeki ışığı görüp bu teklifi kabul eder ve 3 yıllık muhbirlik hayatına doğru ilk adımı atar.Dizide bahsi geçen olaylar Vagos çetesinin San Bernardino şubesinde yaşanmaktadır.Hem bu şubeden hem de motor çetesi raconlarından konuşmadan önce şunun altını çizmek istiyorum. Sözünü ettiğimiz yapılanma organize suç şebekesi olarak anılır. Tabi ki çeşitli geziler, turlar düzenleyen gayet nezih motor kulüpleri de vardır. Uzun sözün kısası sevgili okuyucu, her motor kulübü organize suç işler, illegal eylemlerde bulunur gibi ön yargılarınız oluşmasın. Motor kulüplerinde hiyerarşik bir yapı söz konusudur. San Bernardino şubesinin başkanı Schizo, başkan yardımcısı Kid’dir. Vagos bünyesindeki en yüksek mevkiye sahip kişi uluslararası başkan Felix’dir. Vagos Motosiklet Kulübü, üyelerinin gerçek isimleri yerine yol isimlerini kullanmalarını tercih eder.Her şubenin kendine has buluşma mekanları mevcuttur. Bu çocuklar bir barı kendilerine mesken edinmiş adına da “Fare Kapanı” demişlerdir. Fare Kapanını eğlenmek, vakit geçirmek için kullanırlar. Bir çetenin barına başka bir çete üyesi girerse bu meydan okuma olarak algılanır. Böyle bir meydan okumayı gerçekleştiren kişiler girerken yürek, çıkarken dayak yerler. Haftalık gerçekleşen kulüp toplantıları ise kulüp garajlarında yapılır. Toplantının yapıldığı bu mekana da “Kilise” denir. Çetenin has adamlarından diğer ikisi güvenlik sorumlusu Darko ve yol kaptanı yaşlı kurt Lizard’dır. Lizard aynı zamanda grubun tamircisidir. Bu ihtiyarın garip bir alışkanlığını söylemeden geçemeyeceğim. Lizard, tamirhanede nedendir bilinmez anadan üryan çalışır.Kulübün önemli etkinliklerinden biri çete sürüşüdür. Çete sürüşüne herkesin katılması zorunludur. Bu etkinliğin amacı bölgeleri işaretleyip güncel tutmaktır. Yazılı olmayan bir diğer kanun, sürüş düzenidir. Yol kaptanı, motor bilgini, grubun ihtiyar delikanlısı Lizard en önde sürer. Bir sıra arkasından başkan Schizo ona paralel başkan yardımcısı Kid, onların arkasında da güvenlik şefi Darko gelir. Bu dörtlüyü, kulübün geri kalan üyeleri çift sıra halinde takip eder. En arkadan “Kafes” dedikleri biraları ve motoru olmayan çaylakları taşıyan kamyonetler gelir. Çeteye girmek için içeriden biri size referans olmalıdır. Üye olmadan önce ise çaylak olmanız mecburidir. Eğer bir çaylaksanız unutmayın, çaylaklık köleliktir. Üyeliğe yükselmeniz tamamen size kalmıştır. Örneğin Charles Falco’nun çaylaklık süresi bir yıl iken gruptaki diğer çaylak Stash iki yıldır bu konumdadır. Çaylaklar üyelerin isteklerini harfiyen yerine getirmek zorundadır. Gecenin bir yarısı çaylak aranıp herhangi bir şey istenebilir ya da tek ayağın üstünde dans et, soyun, 22 şınav çek, kafana şu şişeyi koy atış talimi yapacağım gibi emirleri çaylak koşulsuz yerine getirmek zorundadır. Çaylakların bir diğer sorumluluğu başkanı korumaktır. Eğer başkan içmek isterse şubedeki herkes ona eşlik etmek zorundadır. Başkanın bunu istediği bir gece Falco , başkanı korumak için üç kişiyi döver. Bu şekilde üyelik mertebesine erişir.İngilizce alfabede 22. harf olan V, Vagos’u temsil eder. Buna ithafen Vagos üyelerinde “22” dövmesi görmek mümkündür. Her motorcunun en kutsal varlığı elbette motorudur. Bir motorcu motoruna dokunulmasını pek hoş karşılamaz. Dolayısıyla motoru olmayan bir kişi çeteye katılamaz. Charles Falco’ya motosikletini ve eğitimini, ATF büro polis memuru Mike Kozinsky yani “Koz” verir. Falco gününün büyük bölümünü çetesiyle geçirir. Geri kalan zamanda ise Koz’a kaydettiği sesleri, edindiği bilgileri aktarır. Her aktarılan bilgiyle başarıya biraz daha yaklaşıp hapisten biraz daha uzaklaşır. Gangland Undercover, bizlere Charles Falco’nun gerilim, suç, dram üçgeninde yaşadığı 3 yıllık muhbirlik hayatını anlatır. Bana 3 yıl gibi büyük bir zaman dilimi için bölüm sayısı çok az geldi doğrusu diziyi bitirdikten sonra fark ediliyor ki bazı konular çok hızlı işlenmiş. Bu yüzden bence dizinin daha çok bölümü olsaydı, daha iyi bir anlatımla daha büyük bir seyirci kitlesine ulaşabilirdi.Her türlü pis işe bulaşmış paçalarından kanunsuzluk akan bu adamlara sempati duyabilmemiz dizinin en önemli başarısıdır. Başkan yardımcısı Kid’in bu işleri bırakıp Meksika'da bir ev yaptırma, bu evde sevgilisiyle huzurlu bir yaşlılık geçirme hayali varken sevgilisi Red, sadece uyuşturucu için Kid ile birliktedir. Bu dramatik yan hikaye Kid’in Falco’ya kol kanat germesiyle güçlenir.Ayrıca yapımda çeşitli öz eleştirilere ya da bir nevi günah çıkartmalara tanık olduğumu da söyleyeyim. Lizard’ın “Büyük Amerikan Rüyası Yalanı” tabiri, başkan Schizo’nun üyeler tarafından hoş karşılanmayan CEO tarzı yaşamı, herhangi bir çetenin kolu çökertişinden birkaç yıl sonra tekrar faaliyete geçeceği gerçeği, Afganistan’da savaşmış bir askerin sivil yaşamında Vagos suç örgütüne dahil olması bu günah çıkartmalara verebileceğim örneklerdir. Sonuç olarak Gangland Undercover, tadı damağınızda kalacak kaliteli bir yapımdır.

Gangland Undercover Intro






Breaking Bad




Breaking Bad, Vince Gilligan tarafından tasarlanmış ABD drama televizyon dizisidir. 50 yaşında, lisede kimya öğretmeni olan Walter White maddi açıdan ailesinin gereksinimlerini karşılayabilmek için araba yıkama dükkanında ek iş yapmaktadır ancak bir süre sonra ileri derecede akciğer kanseri olduğunu ve çok kısa bir ömrünün kaldığını öğrenir. Dizide Walter White bir rastlantı sonucu uyuşturucu yaptığını öğrendiği eski öğrencisi Jesse Pinkman ile birlikte ailesine para bırakabilmek için, metamfetamin işine girer. Kimya konusunda çok başarılı işlere imza atmış öğretmen ile uyuşturucu piyasasını iyi bilen eski öğrencisi, yüksek kalitede ve saflıkta metamfetamin üreterek uyuşturucu ticaretine başlarlar. "Şimdiye dek, namusum ve şerefim ile dürüst bir insan olarak yaşadım, ancak kanserden başka bir sonuç elde edemedim." şeklinde düşünen Walter White'ın bundan sonraki geleceği, yaşanan olay örgüsüyle birlikte sadece kendisini ve ailesini değil, beraberinde tanıdığı tanımadığı herkesin geleceğini değiştirecektir. Breaking Bad Albuquerque,New Mexico'da çekilmiştir.İlk bölümü 20 Ocak 2008 tarihinde yayınlanan dizi beş sezon devam etmiş son bölümü 29 Eylül 2013 yayınlanmıştır. Breaking Bad güney aksanı kullanılan kişilerce dile getirilen bir deyimdir ve cehenneme düşmek anlamına gelir. Walter'ın ailesi, eşi Skyler ve çocukları, Walter Jr. Flynn ve Holly' den oluşuyor. Bunun yanında dizide Skyler'ın kızkardeşi Marie Schrader , ve kocası Uyuştucu ile Mücadele İdaresi (DEA) ajanı Hank 'de vardır. Walter'ın avukatı Saul Goodman , Uyuşturucu kartelinin lideri Gustavo Fring final sezonunda tanıtılan Todd Alquist ve Lidya Rodarte-Quayle  dizide yer alan önemli karakterler arasındadır. Breaking Bad tüm zamanların en başarılı televizyon dizilerinden bir tanesi olarak kabul görür. Dizinin final bölümü ABD televizyonlarında kablolu yayınlarda en fazla seyredilenler arasına girmiştir. Yapım 16 Emmy Ödülü, 8 Satellite Ödülü, 2 Altın Küre Ödülü, 2 Peabody Ödülü olmak üzere pek çok ödül kazanmıştır. Başrol oyuncusu Bryan Cranston Emmy ödüllerinde dört kez drama dalında en iyi aktör ödülüne layık görülmüştür. 2013 yılında Breaking Bad tüm zamanların en yüksek reyting alan dizisi olma unvanı ile Guinness Dünya Rekorları kitabına girmiştir.

Breaking Bad Intro
























g