Child's Play Serisi




Child's Play (1988)




Gazoz kapağıyla suntaya çivi çakılarak yapılmış futbol sahası maçlarının, bolca misket üttüğümüz kafa karışın, bayram harçlığıyla alınan zambo sakız, jelibon ve gazoz eşliğinde maytap, çatapat şenliklerinin, telli araba süslemek için incik boncuk konan dikiş kutularını talan ettiğimiz, Michael Jakson ’ın henüz siyah, Salacak Plajı’ nın yüzülebilir olduğu günlerin korku filmidir Chucky. Bekar bir annenin oğluna aldığı oyuncak üzerinden ortamı terörize eden Charles Lee Ray’in (Charles Manson, Lee Harvey Oswald ve James Earl Ray adlı katillerin muhteşem (!) bileşkesi. Kendisi ölmek üzereyken bir Vodoo büyüsüyle ruhunu Chucky adlı popüler bir oyuncağa geçirmeyi başarmıştır.) insan bedenine geri dönmek için verdiği çabanın bir dizi kanlı cinayete yol açtığı film, korku klasikleri arasında yer alır. Jaws’ ın okyanus sahilinde, kurt adamın Amerika’ da, Freedy Kruger’ ın Elm Sokağı ’nda takıldığını bilmenin rahatlığıyla, çocukluğun cesaret gösterilerinde “cık oğlum bize bir şey olmaz” türü yaklaşımları, sevimli suratıyla, her evde bulunabilecek bir oyuncağı çağrıştıran Chucky yıkıp atar. Tam da bu sebeple ürkütücüdür zaten, gerçeğe yakındır. Çocuklar üzerinde rahatlıkla sahici etkisi yaratan Chucky yetişkinlerde de farklı bir sebepten aynı dehşetli etkiyi bırakır. Chucky bir oğlan çocuğu yansımasıdır. Anne baba olmanın evladını kayıtsız, koşulsuz sevmek biçimde tanımlanarak, hem kadınlar için post-natal dönemin, hem de çocuklarına zarar veren ebeveynlerin (bilerek fiziksel, bilmezden gelerek ruhsal anlamda) yok sayıldığı bir kültürde, yetişkinlerin Chucky’ ye davranış tarzının çocuğa karşı duyulan bu öfkenin dışa vurumu olarak yorumlanabilir. Elbette Chucky de masum değildir, tüm diğer çocuklar gibi o da iyi ve kötü özellikleriyle bir bütündür aslında. Her çocuk gibi istediği şey için maksimum çabayı gösterir, (Filmde tekrar insan olma yönündeki talebi) kararlı ve bencildir, istekleri için her yolu denemekten asla çekinmez.

Child's Play (1988) Trailer






Child's Play 2 (1990)




Yönetmen: John Lafia Senaryo: Don Mancini Yapım: 1990, ABD, 84 Dakika Oyuncular: Alex Vincent, Jenny Agutter, Gerrit Graham, Christine Elise, Brad Dourif (Ses) Son macerasında çıtır çıtır kızartılmış olsa da Chucky oyuncak fabrikasının kötü imajı silmek için kendisini restore etmesiyle birlikte küllerinden yeniden doğuyor. Chucky avını koruyucu ailesinin evine kadar takip eder ve çok popüler olan ilk filmin devamı niteliğindeki bu filmde çılgın kovalamaca başlar.Ünlü bir seri katil olan Charles Lee Ray ’e ev sahipliği yapan bu şirin oyuncak, bir kez daha bir oyuncağın öfkeyle yüzünün deforme olması ya da küfürler savurması gibi sürrealist durumlardan faydalanıyor. Artık Ray bebeğin bedeninden kurtulma konusunda daha da istekli hale gelmiştir çünkü ilk filmde bizlere anlatıldığı üzere bu bebeğin bedeninde ne kadar uzun süre kalırsa o kadar insana dönüşecek ve bir gün sonsuza dek bu bedende hapis kalacaktır. Söylemeye gerek yok Ray daha çok 6 yaşındaki bir bedende hayata yeniden başlamak istemektedir (kim istemez ki?).Bu vücutta ne kadar uzun süre kalırsa o kadar insanlaşacağı fikri verilse de sonuçta insana ne kadar dönüşecek? Acaba tam insanlığa erişebilecek mi? Benim tahminimce kademe kademe gerçek bir insan olmaya yaklaşacak ama bir noktadan sonra yaklaşmaya devam etse bile tam anlamıyla insana dönüşemeyecek tıpkı bilgisayarda yaratılan aktörler gibi. Son zamanlarda bilgisayarlarda taklit edilen gerçek insan hareketlerinin ne kadar gerçeğe yaklaşabileceği tartışılıyor ve bu aslında benim insana dönüşen Chucky teorime benziyor. Her zaman bir kademe daha yaklaşacak ancak hiçbir zaman tam anlamıyla insan olamayacak. Andy ’nin annesi ilk bölümde yaşadığı zannedilen travma nedeniyle akıl hastanesine kapatılıyor ve Andy de bir bakıcı ailenin yanına veriliyor; bu aile bir korku filmi çekebilmek için yeterli aptallığa sahip. Andy korktuğunda ve evde koşmaya başladığında bakıcı babası onu yakalar ve şöyle der: “1 numaralı kural, evde koşmak yok” Tamam “baba” ama dolabı açıp da annemin tımarhaneye tıkılmasına neden olan, ruhumun ve hayatımın peşindeki bir oyuncak bebekle burun buruna geldiğimde de koşmamam mı gerekiyor? Filmde bazı komik sahneler var, örneğin Chucky masum Good Guys bebeğinin kafasını eziyor, onu gömüyor ve evdeki yerinin üstüne konuyor ve benim favorim olan sahnede bir yetişkin Chucky ’i fark ettiğinde şirin bir sesle “Merhaba! Ben…Tommy!” diyor. Pay Pal şirketindeki hissedarlar, birinci filmde yer alan ve etkileyici bir finale zemin hazırlayan olaylardan kaynaklanan negatif imaj sebebiyle çok rahatsızdırlar. Oyuncak bebek ve şirketle ilgili pozitif imaj yaratmak için bunu yeniden pazara sokmaya karar verirler. Orijinal Chucky bebeği şirket tarafından alınır, sonunda hiçbir sorunu olmadığına ve bir şeytan tarafından ele geçirilmediğine karar verecek olan oyuncak üreticileri tarafından incelenir. Böylece onu eritip yeniden yapmaya karar verirler. Neden bir kenara atmadılar bilmiyorum doğrusu umurumda da değil. Herhalde sakla samanı gelir zamanı dediler.Nihayetinde Chucky taze bir plastik bedenle geri döner (ne yazık ki bebekten bebeğe geçtiği kadar kolay bir insana geçememektedir) ve bir kez daha Andy ’i aramaya başlar. Chucky ’nin neden ille de Andy ’nin peşine düştüğü ve bir sokak serserisi bulup içine girmediği konusunda şikayetler duydum ama unutmayın ki katilimiz, ilk filmde plastik hapishanesinin koşulları gereği Chucky bebeğinin içine girdiği andan itibaren kimliğini açıkladığı ilk kişinin vücuduna transfer olabilir. Child’s Play serisinin ilk devam filmi, her ne kadar ilk filmin başarısı nedeniyle konuya hiçbir katkıda bulunmayan ikinci sınıf toy film boşluğuna düşmeye yaklaştıysa da Child’s Play 2 hemen hemen kabul edilebilir bir devam filmi kategorisine girmeyi başarmaktadır. Aynı Psycho 2 gibi, onun da ilk filme yetişmesi gibi bir umut yoktu ama en azından varlığını haklı çıkarabilecek bir başarıya ulaşmıştı. Child’s Play 2 ’nin sonu sıkıcı olabilir ancak oyuncak fabrikası setinden bir hayli etkilendim çünkü burası Andy ve üvey kızkardeşi Kyle ’ı kovalayan Chucky ’e muhteşem bir atmosfer sağlıyor. Filmin son kısmında çok akıllıca sahneler var bu sahnelerin içine, fabrikanın içinin bir labirente benzediğini, bu yüzden kaybolan Kyle ve Andy ’nin en az altı kere aynı köşeyi döndüğünü gösteren klipleri dahil etmiyorum. Biraz basmakalıp ama benim en çok beğendiğim final sahnesiyle hiçbir şey kıyaslanamaz çünkü burada en azından eli yüzü düzgün bir korku filminde bile görmediğim garip şeyler gördüm. Bir filmin beklentileri karşılamak için çok çalıştıktan sonra kendisini “eğlencelik” statüsüne düşürmesi çok garip. Yine de ben filmin başarılı olduğunu düşünüyorum.

Child's Play 2 (1990) Trailer






Child's Play 3 (1991)




1991 yılında vizyona girmiş. Amerikan doğaüstü bir slasher filmidir. Child's Play film serisinin üçüncü bölümüdür.Filmin senaryosu Don Mancini tarafından yazılmış ve Jack Bender 'ın yönetmiştir. Sadece dokuz ay sonra yayınlanmasına rağmen, hikayesi 1990 'daki Çocuk Oyunu 2 'nin olayından yedi yıl sonrasında geçmektedir. Chucky 'nin ikinci ölümünden sekiz yıl sonra, Play Pals şirketi Chucky 'nin cinayet çılgınlığının yol açtığı kötü itibarından kurtulup Good Guys bebeklerinin üretimine yeniden başlama kararı aldı. Şirket terk edilmiş fabrikasını restore edip yeni bir Good Guys serisini piyasaya sürmeye başlar. Çalışanlar yanlışlıkla Chucky 'nin kanını plastik eritme kazanına karıştırırlar. Seri katilin Charles Lee Ray 'in ruhu Chucky 'nin yeniden canlanmasına neden olur. Chucky 'nin oyuncağı Play Pals 'ın CEO 'su Mr. Sullivan 'a verilir. Chucky, Mr. Sullivan 'ı öldürür ve daha sonra Andy'yi bulmak için bilgisayar kayıtlarını bakar. Bu sırada, 16 yaşındaki Andy Barclay, Chucky ile olan geçmişi nedeniyle hala psikolojik sıkıntı çekmekte birkaç koruyucu evde başa çıkılamadığı için Kent Askeri Akademisine gönderilmiştir.Okulun komutanı Albay Cochrane, Andy 'yi okula kayıt ederken ona bebekle ilgili "fantezilerini" unutmasını tavsiye eder. Andy, Harold Aubrey Whitehurst, Ronald Tyler ve romantik duygularını geliştirdiği Kristin DeSilva ile arkadaş olur. Ayrıca, öğrencilerini rutin olarak zorlayan bir teğmen albay Brett C Shelton ile de tanışır. Andy geldikten kısa bir süre sonra, Tyler 'dan odasına bir paket teslim etmesi istenir. Tyler paketin bir Good Guys bebeği içerdiğini fark eder ve heyecanlandığı için onu mahzene götürür, Chucky paketin içinden çıkar.Gerçek doğasını öğrenen ilk kişiye sahip olabileceği kuralını hatırlayan Chucky, yeni bir vücuda sahip olduğu için Tyler 'a sırrını söylemeye karar verir. Chucky, Tyler 'ın bedenini sahip olmak için büyü yaparken. Ayin Cochrane yüzünden yarıda kalır. Cochrane, Chucky 'yi bir çöp kamyonuna atar, ancak Chucky, çöp kamyonun sürücüsünü kompaktöre çekip ve ezerek öldürür.O gece, Chucky Andy 'ye saldırır ve Tyler 'ın ruhunu ele geçirme niyetinden bahseder. Andy Chucky' ye saldırmadan önce, Shelton içeri girer ve bebeği ondan alır. Andy, Shelton 'ın odasına gizlice girerek bebeği geri almaya çalışır, ancak Shelton onu yakalar. Bebeğin çaldığından şüphelenen Shelton tüm öğrencileri avluda egzersiz yapmaya zorlar. Andy, Tyler 'ı Chucky konusunda uyarmaya çalışır. Chucky Tyler 'ı tekrar almaya çalıştığında Tyler, Chucky 'i Cochrane 'ın ofisinde saklambaç oynamaya mecbur bırakır. Chucky, Tyler 'ı bulur ancak birkaç dakika sonra DeSilva ve arkadaşı ofise gelir. Cochrane 'ın geldiğini duyan öğrenciler Chucky 'ı orada bırakıp gizlice kaçarlar. Cochrane birden bire elinde bıçak olan Chucky ile karşı karşıya kalır. Bu şok Cochrane 'in ölümcül bir kalp krizi geçirmesine neden olur. Ertesi sabah, Andy, Tyler' ı Chucky 'nin kötü olduğuna ikna etmeye çalışır, ancak Tyler ona inanmayı reddeder. Bu sırada, Botnick Chucky 'nin saçını tıraş etmeye çalışmaktadır. Chucky, Botnick 'in boğazını usturayla keserek öldürür. Çavuş Clark, Cochrane 'nin ölümüne rağmen okulun yıllık savaş oyunlarının planlandığı gibi devam edeceğini açıklar. Ancak, Chucky gizlice Kırmızı takımın boya kurşunlarını gerçek mühimmatla değiştirir. Simülasyon başladığında, Chucky Tyler 'ı yakalar. Sonunda Tyler, Andy 'nin Chucky hakkında gerçeği söylediğini fark eder. Chucky 'yi bir çakı ile bıçaklayıp Andy 'yi bulmak için oradan kaçar. Chucky daha sonra Kristin ’e saldırır ve onu rehin alır. Telsizi kullanarak ekipleri çatıştırmak için tuzak kurar ve Andy 'yi Kristin ile Tyler 'ı takas ettirmeye zorlar. Aniden, Kırmızı takım bölgeye gelir ve gerçek mermilerle ateş açar. Shelton vurularak ölür. Kaosun ortasında, Tyler oradan kaçar, fakat Chucky onun peşinden gitmeden önce, öğrencilere bir el bombası atar. Tehlikeyi fark eden Whitehurst cesurca el bombasının üstüne atlar ve diğerlerini kurtarmak için kendisini feda eder. Arkadaşının yasını tutabilecek vakti olmayan Andy, Chucky'nin peşinden gider. Kovalamaca sonunda bir karnavalın içindeki korku evine varırlar. Tyler ona yardım etmesi için bir güvenlik görevlisini ikna etmeye çalışır. Ancak Chucky güvenlik görevlisini öldürür ve Tyler 'ı kaçırır. Takip eden çatışma sırasında Chucky, Kristin 'i bacağından vurur ve Andy, Chucky ile yalnız başına savaşmak zorunda kalır. Chucky büyü yapmaya çalışırken Andy onu birkaç kez vurarak durdurur. Öfkeli, Chucky Andy 'yi boğmaya çalışır, ancak Andy, Chucky 'ın elini kesmek için Tyler 'ın bıçağını kullanır ve onu parçalara ayıracak olan dev bir pervaneye atar. Daha sonra karnaval kapanırken Andy sorgulanmak üzere polis tarafından gözaltına alınır ve Kristin, ambulansla hastaneye kaldırılmaktadır. ve film böylece sona erer.

Child's Play 3 (1991) Trailer






Bride Of Chucky (1998) 




Chucky'nin Gelini (İngilizce: Bride of Chucky), 1998 yılı ABD yapımı doğaüstü komedi-slasher filmi ve Çocuk Oyunu serisinin dördüncü filmi. Film, Don Mancini tarafından yazıldı ve Ronny Yu tarafından yönetildi. Jennifer Tilly ana karakter Tiffany 'i canlandırıp seslendirdi ve Brad Dourif Chucky 'i seslendirdi John Ritter, Katherine Heigl ve Nick Stabile 'da filmde yer aldı. İlk üç Çocuk Oyunu filminden farklı olarak, bu film daha mizahi bir yapıya sahiptir ve çoğunlukla kendi kendine referanslı parodi halindedir. Olay örgüsü oyuncak bebeği elinde bulunduran bir çocuk kurbanı kavramıyla devam etmediğinden, filmin adında Çocuk Oyunu yazısı bulunmaz. Bu filmden itibaren, Chucky film serisinin resmi marka adı oldu. Chucky'nin Gelini, Çocuk Oyunu 3'ün devamı niteliğindedir ancak önceki filmlerle genel konu bağlantısı yoktur (Chucky, Çocuk Oyunu ve devam filminde Andy Barclay karakterinin, sonrasında üçüncü filmde Ronald Tyler karakterinin peşinde olmaktadır. Bu film aynı zamanda Chucky'nin yeni kalıcı görünümüne de yer vermektedir ve yüzü Çocuk Oyunu 3'teki olayları takiben dikişler, zımba telleri ve yara izleri içermektedir. Bir önceki filmden yedi yıl sonra gösterime girmesine rağmen, hikâye açısından önceki filmden bir ay sonraki olayları anlatmaktadır. Chucky'nin son filmdeki ölümünden bir ay sonra, eski bir kız arkadaşı ve seri katil Charles Lee Ray'in (Brad Dourif) ortağı olan Tiffany (Jennifer Tilly), oyuncak bebeğin kalıntılarını olay yeri kanıt dolabından alan bir polis memurundan para karşılığında Chucky 'i alır ve sonra polis memurunu öldürür. Ray'in ruhunun bebekte hâlâ yaşadığına inanan Tiffany, Chucky 'yi bir araya getirir ve on yıl önce Ray'in ruhunu bebeğin içine aşılayan voodoo ritüelini yeniden yapar... Chucky'nin Gelini, 16 Ekim 1998'de Kuzey Amerika'da 2,467 sinema salonunda gösterime girdi. Açılış hafta sonunda 11,830,855 ABD doları hasılat elde etti. Kuzey Amerika'da 32,883,850 ABD doları, diğer ülkelerde ise 18,288,000 ABD doları tutarında hasılat elde etmeyi başardı. Dünya çapındaki hasılat 50,671,850 dolardı ve bugüne kadarki en mâli açıdan başarılı Chucky filmi hâline geldi ve Çocuk Oyunu filmini 6 milyon dolarla geride bıraktı. Eleştirmenlerin filme tepkisi genellikle ortalama ve olumlu arasındaydı. Film, 1991 yılında yayınlanan Çocuk Oyunu 3'ten daha iyi yorumlar aldı. Özellikle Jennifer Tilly ve Brad Dourif'in performansı, kara mizah ve kendinden-göndermeli parodisi övüldü. Bununla birlikte film, tam teşekküllü korku içeriğinden korku komedisine yaptığı ani değişikliğiyle ve önceki üç filmdeki Andy Barclay karakterinden filmin başındaki gazetede yazan yazı dışında hiç bahsedilmemesi, serinin bazı hayranlarını hayal kırıklığına uğratmıştır. Nicki Minaj 2010 yılı Kanye West şarkısı Monster 'da şarkı sözlerini söylerken bu filmi referans almıştır.

Bride Of Chucky (1998) Trailer






Seed of Chucky (2004)




Chucky 1980 ’lerin sonuna doğru doğdu. O günlerde senarist Don Mancini ve Yapımcı David Kirschner bugüne kadar gelen Chucky filmlerinin yaratıcı çalışmalarına başladılar. “Child’s Play” 1988 Kasım ayında tamamlandı ve gişe rekorları kırarak serinin iyi bir başlangıcını gerçekleştirdi. İlk filmde, Chucky aslında çok iyi bir bebekken, azılı bir katilin ruhunun ölmek üzereyken kendi içine girmesiyle bir psikopat oluvermişti! Chucky artık hiç beklenmeyen anlarda, hiç beklenmedik insanlara saldırır bir hale gelmişti. Azılı katil ölmüştü ama ruhu Chucky ’de yaşıyordu “Child’s Play 2” (1990) ve “Child’s Play 3” (1991) Chucky ’yi gerçek bir ‘korku ikonu’ haline getirdi. Mancini ve Kirschner, yeni partnerleri Corey Sienega ile birlikte Chucky serisine devam etmeye karar verirler. Serinin yeni filminin adı ‘Bride of Chucky’ olacaktır (1998). Charles Lee Ray’in öldürücü kız arkadaşı Tiffany de Chucky kadar öldürücüdür. Serinin son filmi “Bebek”te ise bu iki katil ruhlu insan artık evlidir, Tiffany hamile kalıp çocuk doğurmuştur ve hikaye başlar. Film devam ederken yapımcı David Kirschner, Chucky ve Tiffany ilişkisiyle, serinin daha önceki bölümlerinde olmayan bir yönü, Chucky ’nin insani yönünü göstermek istediklerini söyler, Filmde Chucky ile Tiffany birbirlerini seven ama sonunda birbirini öldürebilecek de bir çift olarak anlatılır. Serinin ikincisi ve üçüncüsü Brad Dourif 'in hatırına çekilirmiş korku gerilim kıvamında filmlerdi. Bu yüzden Chucky 'nin resmine bile bakamayan arkadaşlarımı bilirim. Seri dördüncü bölümde korku-komedi türüne geçiş yapıp kendisi ile dalga geçmeye başlamış ve bunda da son derece başarılı olmuştu. oyuncu kadrosu teknik efektleri ve komedi dozu gayet iyidir. yönetimi ve senaryosu 4. film için de idare eder seviyedeydi.. Beşinci film ise kafanızdaki o korkunç chucky imajını bir anda silip süpürecek bir film olarak çekilmiştir. Bu film ülkemizde 11 şubat 2005 te Türk seyircisi ile bebek adı altında buluşmuştur. oldukça eğlenceli ve çoğu sahnesinde güldüğüm oscarlık olmasa da chucky hayranlarını oldukça eğlendirecek bir komedi gerilim filmidir. film boyunca diğer kült filmlere göndermeler vardır. özellikle shining ve elm sokağındaki kabus ile alakalı taşlamalar çok keyiflidir. korku filmi olarak izlenecekse tatsız olabilir tabi öte yandan korku filmi diye seyretmeye başlayıp, komedi filminde bile çok gülmekte mümkündür. Bence bu film chucky nin mastürbasyon sahnesi, made in japan muhabbeti ve oops I did it again esprisi için bile görülmeye değer. üstelik filmde chucky nin artık bir ailesi var Filmde jennifer tilly hem kendisini hem de chucky 'nin hanımı tiffany karakterini canlandırmaktadır. sinema tarihinin önemli filmlerine göndermelerinin yanında, anne baba çocuk ilişkilerindeki önemli sorunları da irdelemektedir., her ne kadar bu tür ögeler filmin gerilimini azaltsa da film korkutmayı da başarıyor. jennifer tilly bu filmdeki performansı ile MTV 2005 en iyi korkma performansı ödülü almıştır.

Seed of Chucky (2004) Trailer






Curse Of Chucky (2013)




Ne kadar sürecek, nefesi nerede kesilecek, sonu nerede gelecek bilinmez ama özellikle korku – gerilim sinemasını pençesinin içine almış olan sözüm ona “öze dönüş” hikayelerinin artık iyiden iyiye posası çıkmaya başlasa da; yapımcıların bu yaklaşıma dişlerini geçirmekten kolay kolay vaz geçmeyecekleri açık açık ortada! Üstelik her ne kadar eleştiri bombardımanına tutulsa da, bu yaklaşım izleyiciyi de bıktırmıyor gibi sanki! Sanırım bunun en önemli sebeplerinden biri de, “özüne inildiği iddia edilen” karakterlerin her birinin başlı başına kallavi birer marka değeri taşıması.İçinde bulunduğumuz son on yıla şöyle kabaca bakacak olursak, öze dönüş furyasının en çok korku-gerilim tandansına yaradığını söyleyebiliriz. Bu “başlangıç” ya da “başlangıç ile doğrudan bağlantı kurmayı ihmal etmememe” temalı devam filmlerinin hem beyaz perdede hem de doğrudan DVD piyasasında yapımcıların yüzünü güldürdüğü de ortada. Üstelik –her ne kadar fazlasıyla tartışmalı olsa da- Rob Zombie ’nin kesip, biçip yeniden diktiği Halloween serisi dışındaki örneklerin söz gelimi Nightmare On Elm Street, Texas Chainsaw Massacre veya Friday the 13th gibi doğrudan mezara sokulduğu düşünülecek olursa, baş psikopatların marka değerinden nemalanma furyasının da kabak tadı verdiği çok açık! Fakat bu durum elbette ki yapımcıların iştahını köreltmeye yetmiyor! Çünkü her koşulda bu fiyakalı psikopatların filmlerine gözü kapalı bir şekilde rağbet gösterecek sıcak bir izleyici kitlesi bulunuyor. Dolayısıyla seksenlerin ruh çağırma seanslarının bile ufak ufak istismar edilmeye başlandığı şu talihsiz günlerde, Chucky ’nin de zaman kaybetmeden “öze dönüş” havuzuna balıklama atlaması işten bile sayılmıyor haliyle!Eğer bir revizasyon söz konusuysa, Chucky ’nin iyiden iyiye dağılan imajının kurtulabilmesi adına bu havuzu kulaçlaması –inanmayacaksınız ama- hem mantıklı hem de fazlasıyla gerekli. Öyle ya, 80’ler çocuklarını Child’s Play ile mest etmeyi başarmış, neresinden bakılırsa bakılsın ayrıksı bir plastik psikopattan bahsediyoruz burada! Hele ki o döneme kadar çeşitli korkularımızı büyük bir ustalıklı hortlatmış olan Stephen King’in bile bulaşmadığı bir fikri Don Mancini ’nin akıl etmesi; sadece akıl etmekle kalmayıp bunu neredeyse tüm hayatına indirgemesi, psikopat plastik veledi orijinal kılan özelliklerin başında geliyor elbette!Gel zaman git zaman korku-gerilim sinemasında hızla değişen trendler ve 80’lerin süperstar canavarlarının 90 ’lar ile birlikte neredeyse soytarıya dönüşmesi gibisinden talihsizlikler elbette ki Chucky ’nin de imajını fazlasıyla zedeledi. Mancini özellikle Bride of Chucky ile birlikte, neresinden tutulursa tutulsun elde kalacak James Whale mahsulü başarısız bir Frankestein öykünmesinin ardından, 2000’li yıllarda Seed Of Chucky gibisinden gereksiz bir parodi girdabında boğularak dibe çökmüştü. Anlaşılan o ki Mancini, son kaçış yolu olarak Scream Sendromu ’ndan mustarip bir kara mizaha bulaşmayı gördü. Ama ne yazık ki, kısa sürede vıcık vıcık bir hal alan 80’ler parodisine bulaşarak sırtı doğrultma hamleleri, serinin hayranlarını kandırmaya yetmedi. Curse of Chucky, her ne kadar bizim sinemalarımıza uğramamış olsa da, torrent alemlerine bomba gibi düştü. Kısa süre içerisinde de forum siteleri, film hakkında oldukça kalabalık ve birbirinden tutarsız yorumlarla dolup taşmaya başladı. Her ne kadar izleyicinin üzerinde hem fikir olduğu nokta “filmin kelimenin tam anlamıyla öze dönüş niteliği taşıdığı” olsa da, bu konuda öyle büyük büyük hayallere kapılmamak gerekir. Tamam projenin arkasında, Chucky ’nin doğumundan bu yana yanında olan biricik babacığı Don Manchini var yine, elini yüzünü gereksiz parodi çamurundan temizlemiş, yepyeni bir Chucky var üstelik… Hem de ilk filmin çıkış noktasını da aydınlatan ortalamanın üzerinde bir hikâye var karşımızda! Yani dürüst olmak gerekirse, film hem 80’ler çocuklarına hem de Chucky severlere hitap ediyor etmesine ama bunu yaparken de yeni jenerasyon izleyiciyi neredeyse elinin tersiyle itiyor sanki… Dolayısıyla karşımıza yaklaşık 30 sene öncesine yollanmak üzere ambalajlanmış bir hediye paketi duruyor anlayacağınız.Filmin konusuna da şöyle satır arasından bakmak gerekirse… Yürüme engelli Nica, bir gün esrarengiz bir kargo alır (kutunun içinde kimin olduğunu bilmek için kâhin olmaya gerek yok!). Kısa süre sonra da genç kızın annesi esrarengiz bir biçimde öldürülür. Annesi Sarah’nın ölümünün ardından Nica, cenaze işlemleri için yanına gelen köfte dudaklı ablası Barb, ablasının eşi Brennan, kızları Alice ve kızlarının dadısı ile yüz göz olmak zorunda kalır. Bu noktadan sonra da Chucky’nin evdeki herkesi sırayla bıçaktan geçinmeye soyunduğu bir cinayet resitaline doğru adım adım sürükleniriz. Mancini, son Chucky filmlerinde düştüğü hatalara bu sefer düşmeyip, karakterlerinin altını hafif hafif doldursa da, karşımıza Brezilya dizilerini aratmayacak bir karakter skalası çıkarıyor. Hani en kaba tabirle Nica ile annesi Sarah arasındaki saçma sapan gerilim ya da Barb, Brennan ve çocuklarının dadısı Jill arasındaki kaydırı guppak ilişki; çok şükür ki sırılsıklam korku parodilerini aratmıyor. Fakat bütün bunlar elbette ki filmi dar ağacında sallandırmamız için yeterli değil. Her şeyden önce, Chucky fenomeninin, ilk filmden bu yana ayaklarının belki de ilk defa sağlam bir biçimde yere bastığını görüyoruz burada. Eh malumunuz artık mevzuya vakıf olan izleyici Charles Lee Ray’in, kendisini ‘neden’ oyuncak bir bebeğin bedenine soktuğuyla pek ilgilenmiyor. Bu bakımdan yönetmen Mancini, filmine hayat veren fikrin tadına yeniden bakabilmek adına birkaç fındık fıstık ilave ediyor. Bu bağlamda serinin kronolojisinden bir haber olan izleyiciye de hafiften göz kırpsa da daha çok filmin sadık hayranlarına yapıyor sürprizini. Hem kana doymayan Charles Lee Ray’in motivasyonunu ortaya döküyor hem de bütün bu katliamın neden Nica ve ailesinin başına geldiğini enine boyuna açıklıyor. Bütün bunlar olurken de 80’ler senfonisi kıvamındaki rotasını, Bride Of Chucky ile tokalaştırarak da manevra kabiliyetini sınıyor bir nevi. Curse Of Chucky’nin nitelikleri tartışmaya fazlasıyla açık. Parıl parıl parlayan bir fikre ya da sürükleyici bir hikâyeye falan da sahip değil. Fakat sinefillere jest maiyetinde birkaç güzel hamlesi de yok değil. Diğer taraftan Chucky’i günümüzün CGI teknolojisiyle izlemek bizleri ister istemez plastik psikopatımıza yabancılaştırıyor. Yine de her halükarda göz okşayan bir görsel işçiliğe ve serinin hayranlarının yüzünü kara çıkartmamak için başarılı bir biçimde orasına burasına yerleştirilmiş sürprizlere sahip. Eh! Yavaş yavaş başarılı örnekleri çoğalmaya başlayan korku-gerilim sineması adına bir zafer diyemeyiz belki ama özlediğimiz bir dostumuz için yapılabilecek küçük bir ziyaret olarak değerlendirebiliriz pekala. Özellikle ‘after scene’ mevzusunun, filmin pek çok çürüğünü çarığını başarılı bir biçimde makyajladığını da söylemeden geçmek olmaz!

Curse Of Chucky (2013) Trailer






Cult of Chucky (2017)




Chucky geri döndü ancak zaten Chucky hiç gitmemişti! Child’s Play filmlerinin katil oyuncak bebeği reset düğmesine basmadan 21. yüzyılın yeniden çekim furyasından bir şekilde kurtulmayı başardı ve şimdi altıncı resmi devam filmi olan Cult of Chucky ile karşımızda. Bu film, son iki film (aradaki Seed of Chucky (2004) ‘i bir kenara koyuyorum!) Bride of Chucky‘nin çılgınlığına ya da Curse of Chucky‘nin ürperticiliğine ulaşamasa da, serinin efsanesine layık bir katkı.Bir önceki film Curse of Chucky‘de ki olayların üzerinden birkaç yıl geçmiştir ve filmin kahramanı Nica (Fiona Dourif), akıl hastanesine yatırılmıştır çünkü herkese tüm ailesini oyuncak bir bebeğin öldürdüğünü anlatmıştır. Artık Nica, gerçek katilin kendisi olduğunu düşünmektedir ve şeytani oyuncakların hayal ürünü olduklarına ikna olmuştur. Ancak psikiyatristi grup terapi seansına bir “Good Guy” oyuncak bebeği getirince akıl hastanesindeki herkes her zamankinden daha garip davranmaya başlar ve kısa süre sonra da cinayetler ardı ardına gelir.Orijinal Child’s Play filminde Chucky akıl hastanesinde biraz zaman geçirmiştir ancak ilk kez tüm film bu mekanda geçmektedir ve burası mantıklı bir seçimdir. Böylece Chucky duyarlı hastaları manipüle etmek için bol bol fırsat bularak doktorların ve hastane personelinin aklını karıştırır.Senaryo her ne kadar Child’s Play 2‘den bazı fikirleri geri dönüştürse de, sonunda serinin hayranlarının yıllardır aşina olduğu kavramları ortaya çıkaran ancak önceki filmlerden hiçbirinde keşfedilmemiş olan beklenmedik yönlere yönelir. (daha fazlasını anlatmak spoiler olurdu) Curse of Chucky (2013) ve Cult of Chucky (2017) filmleri arasında geçen sürede yönetmen Don Mancini (önceki tüm Child’s Play filmlerini yazmış ve son iki tanesini yönetmiştir) TV dizisi Hannibal’da çalışmış ve dizinin estetiğini yönlendirmiştir. Chucky bile Hannibal dizisinin iptal edilmemesi gerektiğini söylüyor.Film psikolojik manipülasyon, yozlaşmış psikologlar, etik olmayan hipnoz ve kabus sahneleriyle serinin en korkunç imajlarından birini çiziyor. Bu, özellikle unutulmaz birkaç ölümle birlikte, bu filmlerin hayranlarını fazlasıyla tatmin edecektir.Ancak Cult of Chucky tüyler ürpertici bir hal alsa da Chucky’nin kendisi hala biraz şakacı ve filmin genel espri anlayışı sıklıkla Mancini’nin gerçek korku girişimlerini kapatabiliyor. Film çekimi ve oyunculuk stili çoğunlukla samimi ve rahatsız edici olsa da, Chucky (hala büyük Brad Dourif tarafından seslendiriliyor) ve cani kız arkadaşı Tiffany (Jennifer Tilly), bazı anları berbat etme pahasına yapmacık bir şekilde seyirciyle etkileşime geçme eğilimindeler. Bu genel izleyici için zorlayıcı olsa da itiraf etmek gerekirse bizim gibi hayranlar için iyi ve beklenilebilir bir şey.Çok fazla sayıda korku devam filmi, ucuz ve ruhsuz para kaynağı gibi oluyor. Cult of Chucky’nin büyük fikirleri, güçlü performansları ve serinin en iyileri arasında yer alabilecek bazı sahneleri var. Diğer klasik slasher film serilerinin devamları başarısız olabilir, ama son zamanlarda Chucky, eğlenceli korku devam filmleri yapmayı çocuk oyunuymuş gibi gösteriyor. Bizlerde eski ve iyi dostumuzu korku ikonları tahtında rol keserken izlemeyi seviyoruz.

Cult of Chucky (2017) Trailer






Child's Play (2019)




Child’s Play Remake ’ine hazır mısınız? En iyi arkadaşınız Chucky ile tekrar karşılaşmaya hazır mısınız? Katil bebek Chucky geri dönüyor.Yapımcılar, uzun süredir yeni bir film üzerine mesai harcıyorlardı. İşte karşınızda sonuç bir videoda Kaslan Corporation Kurucusu konuşuyor ve güzel şeyler de söylüyor aslında:“Pazardaki en interaktif oyuncağı hazırladık, hatta bunun da ötesinde. Her çocuk bizim için önemlidir ve bir arkadaşı hak eder. Her zaman yanında olabilecek ve ona yardım edebilecek bir arkadaş. Şimdiye kadarki en yenilikçi ürünümüz bu. Bir oyuncaktan daha fazlası, sizin en iyi arkadaşınız, Buddi.”Evet, böylece filmin nasıl olacağını öğrenmiş bulunuyoruz. Bu kez Chucky, yapay zekâ destekli bir oyuncak olarak satışa sunulacak. Ürün, Kaslan şirketinin ürettiği diğer pek çok cihazla da etkileşim içinde olacak ve tıpkı bir insan gibi hareket edecek. Kaçınılmaz sonu söylememize gerek yok diye düşünüyorum...Görünüşe göre Terminator: Genisys’in ardından Chucky de günümüz teknolojileri ve trendlerinden yola çıkarak yeni bir kimliğe bürünecek.Yeni yaşını kutlayacak olan Andy doğum günü hediysei olarak annesinden bir bebek alır.Uzun zamandır çok arzuladığı Buddi markasındaki bir bebeğe sahip olur. Fakat bu bebeğin evlerine getireceği lanetten Andy dahil kimsinin tahmini yoktur. Çünkü Bebeğin içerisinde bulunan yazılım hatalıdır bu nedenle bebeğin öğrenme gücünü sağlayamamıştır. İlk etapta çok tehlikeli olacağını düşünmeyen aile üyeleri bebeğin şiddetin nasıl bir şey olduğunu öğrenmesi büyük tehlike arz edecektir.

Child's Play (2019) Trailer